Hangi bölümden DGS ile diyetisyen olunur ?

Murat

New member
DGS ile Diyetisyenlik: Hangi Bölümden Geçiş Mümkün?

Merhaba forum dostları,

Son günlerde kafamı en çok kurcalayan sorulardan biri şu oldu: “Hangi bölümden DGS ile diyetisyen olunur?” Bilimsel verilere göz attıkça işin sadece akademik değil, sosyal ve mesleki etkileri olduğunu da fark ettim. Hem sayılarla konuşalım, hem de empatiyle yaklaşalım; belki birlikte daha net bir tablo çıkarabiliriz.

---

DGS Nedir ve Diyetisyenlikte Yeri

Dikey Geçiş Sınavı (DGS), önlisans mezunlarının lisans programlarına geçişini sağlayan bir sistem. Diyetisyen olmak isteyen öğrenciler için de DGS, büyük bir fırsat kapısı açıyor. Özellikle Sağlık Bilimleri Fakülteleri bünyesindeki “Beslenme ve Diyetetik” bölümü, DGS yoluyla tercih edilebilen lisans programlarının başında geliyor.

Önlisans düzeyinde bu alana en yakın bölümler şunlardır:

- Aşçılık

- Gıda Teknolojisi

- Beslenme ve Diyetetik önlisans programları (açıldığı bazı üniversitelerde mevcut)

- Laborant ve Veteriner Sağlık gibi biyoloji temelli bazı alanlar

YÖK verilerine göre, her yıl binlerce öğrenci DGS ile Beslenme ve Diyetetik bölümüne geçiş yapmak için başvuruda bulunuyor. Ancak kontenjanlar sınırlı, yani iş biraz da stratejiye bağlı.

---

Erkeklerin Veri Odaklı Yaklaşımı

Forumda erkek üyelerin yorumlarına baktığımızda genelde analitik ve veri odaklı bakış açısı dikkat çekiyor:

— “Hangi bölümden geçiş yapılabilir? Hangi bölümün taban puanı daha düşük? Başarı sıralamasında avantaj nerede?”

Örneğin geçtiğimiz yıl ÖSYM’nin açıkladığı sayılara göre, Beslenme ve Diyetetik bölümü DGS taban puanları ortalama 250-280 arasında değişti. Bu noktada erkek üyeler daha çok şu soruları soruyor:

- “Hangi önlisans bölümü istatistiksel olarak en çok öğrenci gönderiyor?”

- “Bölüme yerleşme ihtimali en yüksek olan yol hangisi?”

Bu yaklaşım, rasyonel planlama ve stratejik adımlar açısından önemli.

---

Kadınların Empatik ve Sosyal Etkiler Odaklı Yaklaşımı

Kadın üyeler ise forumda konuyu daha farklı yorumluyor:

— “Ben insanlara faydalı olmak istiyorum, hastaların yanında olmak, sağlıklı yaşamı öğretmek bana daha anlamlı geliyor.”

— “Diyetisyenlik sadece meslek değil, insan hayatına dokunma fırsatı.”

Onlar için DGS’nin açtığı kapılar sadece akademik değil, aynı zamanda toplumsal. Diyetisyen olmanın, toplum sağlığını iyileştirmek ve bireylere destek olmak gibi sosyal boyutları ön planda.

Bu yaklaşım aslında önemli bir denge unsuru. Çünkü mesleğin yalnızca sayısal verilerle değil, etik ve sosyal sorumlulukla da şekillendiğini hatırlatıyor.

---

Bilimsel Verilerle DGS ve Diyetisyenlik

ÖSYM’nin son yıllardaki verilerine baktığımızda:

- DGS ile Beslenme ve Diyetetik bölümü kazananların çoğunluğu Gıda Teknolojisi ve Aşçılık bölümlerinden geliyor.

- Kontenjan sayıları yıldan yıla değişiyor ama ortalama 200-300 öğrenciye kapı açılıyor.

- Başarı oranı ise düşük: Sınava girenlerin %5’inden azı bu bölümlere geçiş yapabiliyor.

Bu veriler bize, plan yaparken sadece idealist düşünmenin yetmediğini, aynı zamanda rekabeti ve istatistikleri de dikkate almak gerektiğini gösteriyor.

---

Forumda Tartışmaya Açık Noktalar

Şimdi dostlar, size birkaç soru bırakayım:

- Sizce DGS ile diyetisyen olmak için en avantajlı bölüm hangisi?

- Meslek seçiminde veriler mi, yoksa insanlara dokunma arzusu mu daha belirleyici olmalı?

- Erkeklerin stratejik yaklaşımıyla kadınların empatik yaklaşımı birleşirse daha sağlıklı bir karar süreci çıkar mı?

Bu soruların cevabı, aslında hem eğitim sistemini hem de meslek algımızı şekillendirebilir.

---

Sonuç: Bilimsel ve Sosyal Bakışın Dengesi

Sonuç olarak, DGS ile diyetisyenlik yoluna girmek isteyenler için en uygun önlisans bölümleri Aşçılık, Gıda Teknolojisi ve benzeri sağlık-gıda tabanlı programlar. Ama mesele sadece hangi bölümden geçileceği değil, aynı zamanda bu sürece nasıl bakıldığıdır.

Erkeklerin veri odaklı ve stratejik planlamaları, kadınların empatik ve sosyal boyutları ön plana çıkaran yaklaşımıyla birleştiğinde daha gerçekçi, daha insani bir tablo ortaya çıkıyor.

Belki de en doğrusu şu: DGS bir araçtır, asıl hedef ise insanların sağlıklı yaşam yolculuğunda onlara rehberlik edebilecek donanımlı diyetisyenler yetiştirmek.

Peki forum dostları, sizin için önemli olan nedir? Veriler mi, yoksa insan hayatına dokunma arzusu mu?