Murat
New member
Erasmus Giden Öğrencilere Ne Kadar Para Veriliyor? Aferin, Bizi Kandırıyorlar mı?
Herkese merhaba! Bugün biraz eğlenceli bir konuda takılalım: Erasmus giden öğrencilere ne kadar para veriliyor? Aslında şu an “Erasmus parası” denince gözümüzde parıltılar, uçuk uçuk rakamlar, sıcak yaz günlerinde şezlongda içilen kokteyller canlanıyor, değil mi? Peki, gerçekte neler oluyor? O paralar gerçekten uçuyor mu, yoksa cüzdanlar olduğu gibi mi kalıyor? Hadi, bunu birlikte çözelim, ama tabii bu süreçte gülmekten de kendimizi alıkoymayalım!
Erasmus Parası: "Evet, Bunu Alacağım!"
İlk önce parayı netleştirelim. Erasmus’a gitmek isteyen bir öğrenci, “Evet, tamam, gitmeye karar verdim. Peki, şimdi ne kadar alacağım?” diye soruyor. İyi haber, bazen (belki de çok nadiren) gerçekten güzel bir miktar alıyorlar! Ama ne yazık ki, Erasmus parası o kadar büyük değil. Yani, yurt dışında bir yıl boyunca rahatça yaşayacak kadar değil. Hani, "Avrupa'nın ortasında birkaç kafede oturup, sadece kahve içip sabahlayacak kadar" bir miktar diyelim. Paralar, genellikle 300-500 Euro civarında değişiyor, ama bu miktar, gitmek istediğiniz ülkeye, şehre ve ülkenizin Erasmus politikasına göre değişkenlik gösterebiliyor.
İçinize su serpeyim: Bu para, uçak bileti ve ilk birkaç gün için yeterli olabilir, ama sonrasında kendinizi ek iş ararken bulabilirsiniz. Hani şu “Kahve dükkanında part-time çalışmak” türünden işlerde!
Erkeklerin Bakış Açısı: Hedef Belirle, Plan Yap, Çözüm Üret
Erasmus'a giden erkekler için bu durum, genelde "Hedef" üzerine kurulu bir strateji süreci gibi. Yani, Erasmus’a gitmek, yeni bir dil öğrenmek, farklı bir kültürü deneyimlemek, tamam ama asıl hedef ne? Tabii ki parayı nasıl denkleştiririm? Erkekler genelde bu parayı nasıl kullanacaklarını planlar, daha doğrusu parayı nasıl artıracaklarını!
Bunu yaparken de genellikle çözüm odaklı yaklaşırlar. “Daha ucuz nasıl yaşarım? Nerelerde daha uygun fiyatlı yemek yiyebilirim? Ne zaman alışveriş yapmam gerekiyor ki ucuz olsun?” gibi sorular sürekli akıllarındadır. Yani, “Evet, Erasmus’a gittim ama yeri gelir ayakkabı alırken, ayakkabının fiyatına bakarken 4 defa düşünürüm,” yaklaşımını benimserler.
Kendi çaplarında küçük ekonomi kralı olurlar, pazarlık yapma yetenekleri zirveye çıkar. Hatta bazen, Erasmus parası yerine 2-3 ay boyunca cebinde bulduğu parayla Euro’yu kendi başına "büyütmeye" çalışır. Yani, bunu da şaka değil, baya ciddiye alırlar.
Kadınların Bakış Açısı: "Ama Ben Burada İnsanlarla Tanışacağım!"
Şimdi de kadının gözünden bakalım. Erkeklerin “parayı nasıl artırırım” stratejisinin aksine, kadınlar Erasmus’a çıktıklarında çok daha empatik ve ilişki odaklı bir yaklaşım sergilerler. “Evet, yurt dışında olacağım, ama burada insanlarla tanışmak çok önemli. Sonuçta Erasmus demek, yeni arkadaşlar edinmek, kültürlerarası iletişim kurmak demek!” derler.
Evet, belki para önemli değil, ama erkeklerin aksine, kadınlar Erasmus deneyimini olabildiğince sosyal bir hale getirmeye çalışırlar. Parayı çok düşünmezler, daha çok o parayla gidecekleri konserleri, festivalleri ve o yazlık kafeleri hayal ederler. “Evet, belki biraz zorlanırım, ama burada hayatımın en güzel anılarını biriktiririm,” diye düşünüp yola çıkarlar.
Ama tabii, bazen bu bakış açısı da sorun yaratabilir. Çünkü paralar, hızlıca tükenebilir! Ancak kadınların bir avantajı vardır: Sosyal ağlar. Eğer Erasmus’a giden bir kadını tanıyorsanız, hemen bir sosyal medya hesabı edinin çünkü bir gün, o sosyal medya üzerinden ücretsiz bir "yurt dışı seyahati önerisi" alabilirsiniz. En azından, orada yemek yiyeceğiniz kafeyi öğrenebilirsiniz!
Erasmus Parası Yetmez Ama... Ya Sosyal Hayat?
Şimdi şunu itiraf edelim: Erasmus parası, çoğu zaman sizi 3-4 hafta idare edebilir, ama sonra ne olacak? Burada asıl önemli olan, paradan daha fazlası! Erasmus’tan dönerken, "Evet, biraz parasız kaldım ama dolaylı yoldan çok şey öğrendim!" dedikten sonra ne diyeceğiz? Tabii ki arkadaşlarımızla yaptığımız gülümsetici anılardan bahsedeceğiz. Çünkü sonuçta Erasmus, sadece finansal bir deneyim değil, kültürel, sosyal, ve kişisel bir yolculuk. Öğrencilerin %99’u Erasmus’a gitmeden önce hiç görmediği yerleri, hiç duymadığı yemekleri, ve büyük ihtimalle daha önce tanımadığı insanları tanıyacaklar.
Yine de, bir noktada hepimiz 300-500 Euro ile sınırlı kalıyoruz. O yüzden, parayı bitirip, sadece kafede takılmak yerine, bu gezinin gerçek değerini öğrendiğinizde, Erasmus parası sadece bir başlangıç olur.
O Zaman, Sizin Yorumlarınızı Alalım!
Sizce Erasmus parası yeterli mi? Yoksa daha fazlası mı hak ediliyor? Erkekler ve kadınlar bu parayı nasıl değerlendiriyor? Yurt dışında sosyal yaşam, pahalı mı yoksa beklediğinizden daha mı uygun? Hadi, yorumlarda buluşalım ve bu konuda hep birlikte gülüp eğlenelim!
Herkese merhaba! Bugün biraz eğlenceli bir konuda takılalım: Erasmus giden öğrencilere ne kadar para veriliyor? Aslında şu an “Erasmus parası” denince gözümüzde parıltılar, uçuk uçuk rakamlar, sıcak yaz günlerinde şezlongda içilen kokteyller canlanıyor, değil mi? Peki, gerçekte neler oluyor? O paralar gerçekten uçuyor mu, yoksa cüzdanlar olduğu gibi mi kalıyor? Hadi, bunu birlikte çözelim, ama tabii bu süreçte gülmekten de kendimizi alıkoymayalım!
Erasmus Parası: "Evet, Bunu Alacağım!"
İlk önce parayı netleştirelim. Erasmus’a gitmek isteyen bir öğrenci, “Evet, tamam, gitmeye karar verdim. Peki, şimdi ne kadar alacağım?” diye soruyor. İyi haber, bazen (belki de çok nadiren) gerçekten güzel bir miktar alıyorlar! Ama ne yazık ki, Erasmus parası o kadar büyük değil. Yani, yurt dışında bir yıl boyunca rahatça yaşayacak kadar değil. Hani, "Avrupa'nın ortasında birkaç kafede oturup, sadece kahve içip sabahlayacak kadar" bir miktar diyelim. Paralar, genellikle 300-500 Euro civarında değişiyor, ama bu miktar, gitmek istediğiniz ülkeye, şehre ve ülkenizin Erasmus politikasına göre değişkenlik gösterebiliyor.
İçinize su serpeyim: Bu para, uçak bileti ve ilk birkaç gün için yeterli olabilir, ama sonrasında kendinizi ek iş ararken bulabilirsiniz. Hani şu “Kahve dükkanında part-time çalışmak” türünden işlerde!
Erkeklerin Bakış Açısı: Hedef Belirle, Plan Yap, Çözüm Üret
Erasmus'a giden erkekler için bu durum, genelde "Hedef" üzerine kurulu bir strateji süreci gibi. Yani, Erasmus’a gitmek, yeni bir dil öğrenmek, farklı bir kültürü deneyimlemek, tamam ama asıl hedef ne? Tabii ki parayı nasıl denkleştiririm? Erkekler genelde bu parayı nasıl kullanacaklarını planlar, daha doğrusu parayı nasıl artıracaklarını!
Bunu yaparken de genellikle çözüm odaklı yaklaşırlar. “Daha ucuz nasıl yaşarım? Nerelerde daha uygun fiyatlı yemek yiyebilirim? Ne zaman alışveriş yapmam gerekiyor ki ucuz olsun?” gibi sorular sürekli akıllarındadır. Yani, “Evet, Erasmus’a gittim ama yeri gelir ayakkabı alırken, ayakkabının fiyatına bakarken 4 defa düşünürüm,” yaklaşımını benimserler.
Kendi çaplarında küçük ekonomi kralı olurlar, pazarlık yapma yetenekleri zirveye çıkar. Hatta bazen, Erasmus parası yerine 2-3 ay boyunca cebinde bulduğu parayla Euro’yu kendi başına "büyütmeye" çalışır. Yani, bunu da şaka değil, baya ciddiye alırlar.
Kadınların Bakış Açısı: "Ama Ben Burada İnsanlarla Tanışacağım!"
Şimdi de kadının gözünden bakalım. Erkeklerin “parayı nasıl artırırım” stratejisinin aksine, kadınlar Erasmus’a çıktıklarında çok daha empatik ve ilişki odaklı bir yaklaşım sergilerler. “Evet, yurt dışında olacağım, ama burada insanlarla tanışmak çok önemli. Sonuçta Erasmus demek, yeni arkadaşlar edinmek, kültürlerarası iletişim kurmak demek!” derler.
Evet, belki para önemli değil, ama erkeklerin aksine, kadınlar Erasmus deneyimini olabildiğince sosyal bir hale getirmeye çalışırlar. Parayı çok düşünmezler, daha çok o parayla gidecekleri konserleri, festivalleri ve o yazlık kafeleri hayal ederler. “Evet, belki biraz zorlanırım, ama burada hayatımın en güzel anılarını biriktiririm,” diye düşünüp yola çıkarlar.
Ama tabii, bazen bu bakış açısı da sorun yaratabilir. Çünkü paralar, hızlıca tükenebilir! Ancak kadınların bir avantajı vardır: Sosyal ağlar. Eğer Erasmus’a giden bir kadını tanıyorsanız, hemen bir sosyal medya hesabı edinin çünkü bir gün, o sosyal medya üzerinden ücretsiz bir "yurt dışı seyahati önerisi" alabilirsiniz. En azından, orada yemek yiyeceğiniz kafeyi öğrenebilirsiniz!
Erasmus Parası Yetmez Ama... Ya Sosyal Hayat?
Şimdi şunu itiraf edelim: Erasmus parası, çoğu zaman sizi 3-4 hafta idare edebilir, ama sonra ne olacak? Burada asıl önemli olan, paradan daha fazlası! Erasmus’tan dönerken, "Evet, biraz parasız kaldım ama dolaylı yoldan çok şey öğrendim!" dedikten sonra ne diyeceğiz? Tabii ki arkadaşlarımızla yaptığımız gülümsetici anılardan bahsedeceğiz. Çünkü sonuçta Erasmus, sadece finansal bir deneyim değil, kültürel, sosyal, ve kişisel bir yolculuk. Öğrencilerin %99’u Erasmus’a gitmeden önce hiç görmediği yerleri, hiç duymadığı yemekleri, ve büyük ihtimalle daha önce tanımadığı insanları tanıyacaklar.
Yine de, bir noktada hepimiz 300-500 Euro ile sınırlı kalıyoruz. O yüzden, parayı bitirip, sadece kafede takılmak yerine, bu gezinin gerçek değerini öğrendiğinizde, Erasmus parası sadece bir başlangıç olur.
O Zaman, Sizin Yorumlarınızı Alalım!
Sizce Erasmus parası yeterli mi? Yoksa daha fazlası mı hak ediliyor? Erkekler ve kadınlar bu parayı nasıl değerlendiriyor? Yurt dışında sosyal yaşam, pahalı mı yoksa beklediğinizden daha mı uygun? Hadi, yorumlarda buluşalım ve bu konuda hep birlikte gülüp eğlenelim!